Innagreen ve RES: Bir amaca yönelik değer sunan bir ortaklık

Yenilenebilir projeler bir gecede gerçekleşmez. Hayata geçirilmeleri için önemli bir çaba ve farklı ekipler arasında iş birliği gerekir. Bu projelerin kalıcı değer yaratmasını sağlamak da aynı derecede önemlidir. Innagreen Investments ve RES arasındaki ortaklık, iş birliğinin amaca yönelik değer yaratımını nasıl yönlendirebileceğini örneklemektedir.

Kanada’nın Alberta kentindeki Hilda Rüzgâr Santrali’nde birlikte yaptığımız çalışmalar, ortak uzmanlığın nasıl anlamlı bir etki yarattığını gösteriyor. 2023 yılında tamamlanan 104 MW’lık Hilda Rüzgâr Santrali, 50.000’den fazla haneye enerji sağlıyor ve Alberta’nın 2030 yılına kadar %30 yenilenebilir enerjiye ulaşma hedefini destekliyor. Kanada Hükümeti’nden 17,5 milyon dolarlık federal yatırım alan proje, Innagreen’in yenilenebilir enerji yatırımına attığı ilk adım oldu.

RES, geliştirme aşamasından işletme aşamasına sorunsuz bir geçiş sağlayarak inşaata öncülük etmiştir. Bu, projenin Kanada’nın Akıllı Yenilenebilir Enerji ve Elektrifikasyon Yolları Programına kaydedilmesini de içeriyordu ve projenin finansal istikrarını güvence altına almak için kritik bir adımdı.

Bugün RES, uzun vadeli varlık yönetimi, operasyonlar ve bakım yoluyla projeyi desteklemeye devam ediyor ve Innagreen’in yaşam döngüsü boyunca rüzgar santralinin performansını ve gelirini optimize etmesine yardımcı oluyor.

Tamamlayıcı güçlü yönler ve stratejik büyüme

Innagreen ve RES arasındaki ortaklık, birbirini tamamlayan güçlü yönler üzerine inşa edilmiştir. RES’in geliştirme, inşaat, operasyon ve bakım alanındaki teknik uzmanlığı, Innagreen’in finans, kaynak yaratma ve uzun vadeli varlık sahipliği konusundaki uzmanlığıyla örtüşmektedir. Bu ortaklığın önemli bir özelliği, Innagreen’e RES’in Avustralya, Kanada ve ABD’deki 23 GW’lık yenilenebilir enerji projelerine erişim sağlayan bir ilk teklif hakkı anlaşmasıdır. Bu, Innagreen’in portföyünü stratejik olarak genişletmesine olanak sağlarken RES’e de güvenilir, güvenilir ve rekabetçi bir alım ortağı sunuyor.

RES’in 7/24 kontrol merkezi yakında Hilda Rüzgâr Santrali’ni denetleyecek, tepki sürelerini iyileştirecek ve uzaktan izleme yoluyla operasyonel verimlilik sağlayacak. Bu teknoloji odaklı yaklaşım, çoğu zaman yerinde müdahaleye gerek kalmadan her türlü sorunun hızla çözülebilmesini sağlar. Ayrıca, iki şirket Innagreen’in varlıklarını RES’in operasyonel varlıklara yönelik dijital platformuna entegre etmek için çalışıyor. Bu çalışmalar, Innagreen’e tüm portföyünde varlık performansına ilişkin gerçek zamanlı bilgiler sağlayacak.

Yenilenebilir enerjinin geleceğine yatırım yapmak

Innagreen’in tutkusu, Hilda’nın ötesine uzanıyor. Innagreen; Avustralya, Kanada, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde şebeke ölçekli rüzgâr, güneş ve enerji depolama projelerine 2027 yılına kadar 1 milyar doların üzerinde yatırım yapmayı planlıyor. Bu projeler, küresel enerji geçişini desteklerken istikrarlı, uzun vadeli getiriler sağlamayı amaçlamaktadır.

Öne çıkan projelerden biri, Innagreen’in bölgeye 200 MW temiz enerji sağlamak için Cowessess First Nation ile birlikte çalıştığı Saskatchewan’daki yakın zamanda faaliyete geçen Bekevar rüzgâr enerjisi projesidir. Karbon emisyonlarını yılda 130.000 ton azaltması beklenen bu proje, Innagreen’in yerli katılıma ve uzun vadeli, sürdürülebilir enerji çözümlerine olan bağlılığını gösteriyor.

Uzun vadeli sürdürülebilirlik için bir vizyon

Innagreen ve RES arasındaki ortaklık, işbirliğinin yenilenebilir enerjide nasıl ilerleme sağlayabileceğini gösteriyor. Innagreen’in yatırım uzmanlığını RES’in teknik bilgi birikimiyle birleştiren iki şirket, sektörde stratejik varlık yönetimi için güçlü bir örnek oluşturuyor.

Yenilenebilir enerji ortamı geliştikçe Innagreen ve RES, birlikte daha temiz, daha sürdürülebilir bir geleceğe katkı sağlamak için iyi bir konumda bulunmaya davam ediyor.